Haber

Genel Sağlık İşleri Başkanı Uğur’dan Yeni Yasama Dönemi Milletvekillerine Çağrı: Vatandaşların Kaliteli ve Ücretsiz Sağlık Hizmetlerine Erişmesi İçin…

MERVE GÜVEN

Genel Sağlık-İş Sendikası Genel Lideri Dr. Derya Uğur, AKP’nin iktidarı döneminde sağlığı ticarileştirdiğini belirterek, yeni yasama döneminde görev yapacak milletvekillerini “vatandaşların kaliteli ve ücretsiz sağlığa erişimi için yayımcı politikalar geliştirmeye” davet etti. Uğur, “Sağlık hizmetlerine tüm bireylerin eşit erişimi sağlanmalıdır. Kamu kaynaklarının sağlık hizmetlerine yeterli düzeyde ayrılmasını sağlayacak bir sistem kurulmalı. Sağlık hizmetlerine yönelik kışkırtılan talebi ihtiyaç ölçüsünde sınırlandıracak bir mekanizma geliştirilmelidir.” olabildiğince.”

Genel Sağlık-İş Sendikası, Dünya Sağlık Günü vesilesiyle, Türkiye’deki her vatandaşın kaliteye erişebilmesi için yeni yasama döneminde TBMM’de yer alacak milletvekillerini taleplerini sıralayarak davet etti. ve ücretsiz sağlık hizmetleri. ANKA Haber Ajansı’na açıklamalarda bulunan Genel Sağlık-İş Başkanı Dr. Derya Uğur, şunları söyledi:

“DÜNYA NÜFUSUNUN YÜZDE 30’U TEMEL SAĞLIK HİZMETLERİNE ERİŞEMİYOR. YAKLAŞIK 2 MİLYAR İNSAN SAĞLIK HARCAMALARI NEDENİYLE İYİLEŞİYOR”

“Bu yıl Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), Dünya Sağlık Günü için sloganını ‘Herkes için sağlık’ olarak belirledi. Herkes için sağlığın amacı, sürdürülebilir bir dünyada barış ve refah içinde herkesin sağlıklı bir yaşam sürmesidir. Sağlık temel bir insan hakkıdır.Ekonomik zorluklar ve rekabet nedeniyle herkes ihtiyaç duyduğu sağlık hizmetlerine ihtiyaç duyduğu anda erişebilmelidir.Ancak dünya nüfusunun yüzde 30’u temel sağlık hizmetlerine erişememektedir.Yaklaşık 2 milyar insan yoksullaştırılmıştır. Sağlık harcamalarından dolayı.

“AKP SAĞLIĞI TİCARİ OLDU, YENİ MEVZUATTA HALK SAĞLIĞI POLİTİKALARI YENİDEN UYGULANMALIDIR”

Türkiye’de de sosyal devlet kavramı sağlık sisteminden uzaklaştırılmış, sağlık ticarileştirilmiş, parası olanın sağlık hizmeti aldığı bir sistem dayatılmıştır. 2002 yılında iktidara gelen AKP’nin Sağlıkta Dönüşüm Projesi ile hayata geçirdiği Sağlıkta Dönüşüm Projesi ile sağlık ticarileştirildi. Siyasal iktidar, halkçı, halkçı ve ulusal bir sağlık sistemi modeli değil, uluslararası sermayeye ve piyasa koşullarına terk edilmiş bir sağlık sistemi öngörüyor. Dünya Sağlık Günü’nde yaklaşan seçimler öncesinde milletin temsilcisi olarak Türkiye Büyük Millet Meclisi çatısı altında yasama görevini üstlenecek olanlardan beklentimiz; Ebedi Cumhurbaşkanımız Atatürk’ün başlattığı özenli sağlık hizmetlerini önceleyen, ulusal, halk sağlığı politikalarının yeniden hayata geçirilmesidir.

“SAĞLIK HİZMETLERİNE YETERLİ KAMU KAYNAKLARINI DA AYIRACAK BİR SİSTEM OLUŞTURULMALIDIR”

Bu kapsamda davetimiz; Sağlıkta eşitlik esastır. Tüm bireylerin sağlık hizmetlerine eşit erişimi sağlanmalıdır. Eşit, ücretsiz, erişilebilir ve kaliteli sağlık hizmeti herkesin hakkıdır. Sağlık hizmetlerine yeterli kamu kaynağı ayrılmasını sağlayacak bir sistem kurulmalıdır. Sağlık harcamalarında ülkenin epidemiyolojik yapısı göz önünde bulundurularak sağlık ve kalkınma hizmetlerine öncelik veren planlamalar yapılmalıdır. Sağlık hizmetlerine yönelik teşvik edilen talebi mümkün olduğu kadar muhtaçlık ölçüsünde sınırlandıracak bir mekanizma geliştirilmelidir. Sağlık hizmetlerine, özellikle birinci basamak sağlık hizmetlerine erişim iyileştirilmelidir. Sağlık hizmetleri, ana-çocuk sağlığı ve ergen sağlığı hizmetleri başta olmak üzere birinci basamak sağlık hizmetleri güçlendirilmeli ve yaygınlaştırılmalıdır. Aile hekimliği modelinde etkili bir sevk zinciri oluşturulmalıdır.

“YERLİ İLAÇ SEKTÖRÜNÜN DÜNYA PAZARLARINA UYUMUNDA TEŞVİK EDİLMESİ VE DESTEKLENMESİ GEREKİR”

Sağlık çalışanı yetiştirme politikaları bilimsel temellere dayalı olarak tasarlanmalıdır. Türkiye’de sağlık cihazları sektörü gelişiyor. İleri teknoloji gerektiren cihazlar ithal edilmektedir. Yerli sanayinin bu alanda üretim yapması teşvik edilmeli, tıbbi cihazların üretimi ve kullanımı için insan gücü yetiştirilmelidir. Yerli ilaç sanayisi dünya pazarlarına uyum açısından teşvik edilmeli ve desteklenmelidir. İnançla beslenmek, yaşadığımız çevreyi korumak ve uyum sağlamak sağlık meselesidir. Küreselleşmenin gıda ve çevre üzerindeki olumsuz etkileri ve insan sağlığı üzerindeki riskleri küreselleşen bir sağlık sistemi ile çözülemez. Sağlığı birinci derecede etkileyen dini gıda ve çevre üzerine oynanan oyunlara müsamaha gösterilmemelidir. Sağlık politikalarının belirlenmesinde halkın, meslek kuruluşlarının ve sendikaların katılımı sağlanmalıdır.

Genel Sağlık-İş, sağlık hizmetlerini piyasa koşullarına terk eden sağlıkta dönüşüm programının sona erdirilmesi ve ihtiyaç sahibi herkesin erişilebilir, kaliteli ve ücretsiz sağlık hizmeti alması için çalışmalarını kararlılıkla sürdürecektir.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu